A Aba altından değnek göstermek: Sakin, yumuşak görünmekle birlikte karşısındakini gizliden gizliye korkutmak."Sakın onlara aba altından değnek göstermeye kalkma, yoksa kaçırırsın." Abacı kebeci : Olur olmaz kimseler,ne olduğu belirsiz kişiler Abanmak : Birine yük olmak,onun sırtından geçinmek Abbas yolcu: 1. Yola çıkmaya kesin kararlı."Abbas yolcu! Daha fazla oyalamayın." 2. Ölmek üzere (olan). "Komaya girdi, abbas yolcu mu ne?" Abuk sabuk konuşmak: Düşünmeden, birbiriyle ilgisi olmayan, tutarsız, saçma sapan söz söylemek. "Yeter artık, abuk sabuk konuşmalarına daha fazla dayanamayacağım." Abur cubur: Yararlı olup olmadığı düşünülmeksizin rast gele yenen, yemek yerini tutmayan yiyecekler."Ne diye çocukların karnını abur cuburla doyuruyorsun?" Aceleye getirmek (dara getirmek): 1. Bir işi gerektiği gibi yapmayıp, zaman darlığından yararlanarak birini aldatmak. Acemilik etmek : Düşüncesizce hareket etmek Adama benzemek : Düzelmek,göze hoş görünmek Af buyurunuz : Özür dilemeyi ifade eden bir deyim Agop'un kazı gibi yutmak : Önüne konulan her yemeği çabuk yemek Ağız gevşekliği : Sır tutmak hali Ah edip eh işitmek : Daima feryat etmek Ak sakaldan yok sakala gelmek : Çok yaşlanmak Allah hakkı için : Doğruyu söylemesi istenen kimseye verilen söz Amma da yaptın : Olmayacak bir şey söyledin anlamında. Arabayı düze çıkartmak : Sonunda işini kolaylaştırmak Astarı yüzünden pahalı : Gerçek değerinden fazlaya mal olmak Ayvaz kasap hepsi bir hesap : Hepsi aynı hesaba geliyor anlamında. Azrail olmak : Çok korkulu ve zorba olmak
B Başına feleğin tokmağı inmek : Bir felakete uğramak Beyni sulanmak : Bunamak. Bıyıkları balta kesmez olmak : Güçlü olmak, kimseden korkmamak Bir avuç toprak olmak : Ölmek Bir çırpıda : O anda Boşlamak : İlgisiz davranmak,ilgiyi kesmek Boyunun ölçüsünü almak : Biri tarafından ağzının payı verilmek Bulanık suda balık avlamak : Karışıklıktan yararlanıp menfaatini kollamak Burnu kokuyu iyi almak : Her şeyi önceden sezmek Büyüklük göstermek : Bağışlamak Büyük söylemek : Övünmek
C Caka yapmak : Gösteriş yapmak Cana işlemek : Çok tesir etmek Can atmak : Çok istemek Can ciğer : Samimi Canı burnuna gelmek : Bir işte çok eziyet ve sıkıntı çekmek Canını şeytana satmak : Kötü işlerle uğraşmak Canın sağ olsun : Bir ziyan için söylenen teselli sözü Ceffel kalem etmek : Hemen hüküm vermek Cephe almak : Düşmanca hal takınmak Cıcığı çıkmak : Çok hırpalanmak Cihan alem bilmek : Herkes tarafından bilinmek Cin fikirli : Çok zeki, açıkgöz Curcuna koparmak : Gürültüyle çevreyi karıştırmak Curcunaya kalkmak : Kavga ve gürültü çıkarmaya kalkmak
Ç Çabalama kaptan ben gidemem : Boşuna çabalama anlamında. Çağı geçmek : Yaşlanmak Çala kalem : Durmaksızın yazarak Çehresi atmak : Rengi sararmak Çehre uzatmak : Küsmek, somurtmak Çeşnisine bakmak : Lezzetine bakmak Çevir kazı yanmasın : Sözünü çeviren kimseler için söylenir. Çıkmaz ayın son çarşambası : Belirsiz ve uzak zaman Çileden çıkmak : Hiddetlenerek sabrın taşması Çizmeden yukarı çıkmak : Haddini bilmemek Çorbada tuzu bulunmak : Emeği geçmiş olmak Çömlek hesabı : Baştan savma hesap Çürük tahtaya basmak : Umduğunu bulamamak,aldanmak
D
Dağarcıkta bir şey kalmamak : Her şeyi yitirmek Dekbaz : Hileci Demir gibi olmak : Sağlam ve sıhhatte olmak Devede kulak : Kıyaslanan şeyler arasındaki orantısızlığı belli etmek için kullanılır. Dırdır etmek : Yerli yersiz söylenip durmak Dikili ağacı olmamak : Malı mülkü olmamak Dili çetrefilli olmak : Rahat ve düzgün konuşamamak Dilini zaptetmek : Konuşmamak Dişini sökmek : Zararsız hale getirmek Dolmaları yutmak : Kanmak,aldanmak Dostlar alışverişte görsün : Laf olsun diye iş yapanlar için söylenir. Dört dirhem bir çekirdek : Şık giyimli kimse Dümen suyundan gitmek : Karşısındakinin huyuna göre davranmak
E
Eceline susamak : Tehlikeli işlere girişmek Efendilik yapmak : Saygılı hareket etmek Eğrisi doğrusuna gelmek : Uygunsuz yapılan işin tesadüfen uyumlu bitmesi Elemtere fiş kem gözlere şiş : Nazar değmesin anlamında Eli çabuk : Tez iş gören Emeği geçmek : Bir işin yapılmasında yardımcı olmak Ensesinde boza pişirmek : Çok eziyet çektirmek Eski çamlar bardak oldu : Şartlar değişti anlamında kullanılır Eşek hoşaftan ne anlar : Anlayışsız, zevksiz insanlar için söylenir. Eyere de gelir semere de : Bütün işlere yarar anlamında Ez ez de suyunu iç : Hiç yararı olmayan bir işi tenkit etmek için kullanılır. Ezilip büzülmek : Aşırı sıkılgan davranmak
F
Faka basmak : Güç duruma düşmek Falcı değilim ya : Ben olacağı bilemem anlamında Fare düşse başı yarılır : Bir yerin yoksulluğunu anlatmak için kullanılır. Fasulye gibi kendini nimetten saymak : Kendine olduğundan fazla değer vermek Fıldır fıldır aramak : Israrla ve telaşla aramak Fırın süpürgesi : Zayıf,uzun boylu kimse Fincancı katırlarını ürkütmek : Kötü niyetli kişileri ürkütecek hareketlerde bulunmak Fitil almak : Öfkeyle parlamak Fol yok yumurta yok : Herhangi bir sebep veya ilişki bulunmaması Forsu kırılmak : İtibar ve onuru sarsılmak Fukara babası : Fakirleri kollayan kimse
G
Gafil baş, düşmana eş : İşlerinde hazırlıksız olan insan her zaman zor duruma düşebilir Gagasından yakalamak : Zayıf noktasından yakalamak Gavur ölüsü : Oldukça ağır Giderayak : Gitmek üzereyken Gök demir,yer bakır : İmkansızlıklar ve umutsuzluklar içinde bulunuşu anlatır. Gömlek değiştirmek : Tutum ve görüşlerini değiştirmek Göz nuru dökmek : Yapılan işte göz emeği bulunmak Güvendiği dağlara kar yağmak : Güveni sarsılmak
H
Habbeyi kubbe yapmak : Önemsiz bir şeyi büyütmek Haber vermek : Bildirmek Hak getire : Yoktur anlamında Halep ordaysa arşın burada : Yapacağını yap anlamında sitem Hat çekmek : Önemsememek Hazır mezarın ölüsü : Hep hazıra konmak isteyen tembel kimseler için kullanılır. Her gün papaz pilav yemez : Hep aynı şeyler yapılamaz Her işin hakkından gelmek : Her işi başarır olmak Her tarakta bezi olmak : Her işle ilgili olmak Hesaptan düşmek : Yok saymak Hiçe saymak : Hiç değer vermemek Hindi gibi kabarmak : Övünmek,böbürlenmek Hokka gibi oturmak : Dikilen elbisenin tam üzerine uyması Hoşbeş etmek : Sohbet etmek Hükümet sürmek : Ülkeyi yönetmek Hüt dağı gibi şişmek : Karnı şişmek
I
Icığını cıcığını sormak : Bütün ayrıntıları öğrenmek Ikınıp sıkınmak : İş yapmak için kendini zorlamak Irağı yakın etmek : Güçlükleri ortadan kaldırmak Irgat pazarına döndürmek : Bir yeri dağınık ve karışık hale sokmak Isıtıp ısıtıp önüne koymak : Bir konuda ikide bir söz açmak Iska geçmek : Atlamak Iskartaya çıkmak : Eskimek Işık göstermek : Yol göstermek Ivır zıvır : Önemsiz şeyler
İ
İç fırtınasına tutulmak : Morali bozulmak İç güveysinden hallice : Durumu şöyle böyle İkisini bir kazana koysan kaynamazlar : Birbirine zıt insanları anlatmak için kullanılır. İki yakası bir yere gelmez : Bir türlü düzene kavuşamaz İlk göz ağrısı : İlk sevilen İpe un sermek : Gevşemek,bahane uydurup işten kaçınmak İp korkusunu boynuna almak : Ölümü göze almak İpliği pazara çıkmak : Herkese rezil olmak İstemem yan cebime koy : Rüşvet konusunda alay yollu söylenir İşi sıkışık olmak : İşi çok ve külfetli olmak İyiden iyiye : Adamakıllı İyi gün dostu : İyi günlerde ortaya çıkan İzi belirsiz olmak : İz bırakmadan kaybolmak
K
Kabak tadıvermek : Devamlı,ısrarlı bıktırmak Kabasını almak : Bir yerin temizliğini üstünkörü yapmak Kağıt üzerinde kalması : Bir anlaşmanın resmiyette kalması,tatbik edilmemesi Kaleyi içinden fethetmek : Meseleyi karşı taraftan birinin yardımıyla halletmek Kamburu çıkmak : Çok çalışmış olmak Kan çanağı gibi : Çok kızarmış Kan ter içinde kalmak : Çok yorulmak Kapağı atmak : Gitmek,yerleşmek Kapısını aşındırmak : Çok gidip gelmek Kara gün dostu : İnsana sıkıntılı günlerinde yardım eden gerçek dost Kaşının altında gözün var dememek : Yaptığını beğenmemek,takdir etmemek Kendine yontmak : Karşısındakileri düşünmeden kendi çıkarına göre davranmak Kimseye eyvallah etmemek : Kimseye minnettar kalmamak Körün istediği bir göz,Allah verdi iki göz : Hayal ettiğinden daha fazlasına kavuşan kişiler için kullanılır. Kör şeytanın işi yok : Hep aksilikle karşılaşan kişiler tarafından sitem yollu olarak kullanılır. Kurdu koyunla barıştırmak : Kötü biriyle saf birini uzlaştırmak Külçe gibi oturmak : Yorgunlukla çökmek Kül yutmak : Kandırılmak,oyuna gelmek
L Laf altında kalmamak : Karşısındakinin sözünün altında kalmamak Lala paşa eğlendirmek : Nazik kişileri eğlendirmeye çalışmak Lamı cimi yok : Bir konu üzerinde itiraz kabul etmediğini bildirmek için kullanılır. Leb demeden leblebiyi anlamak : Anlayışlı,zeki olmak Leşini çıkarmak : Kıyasıya dövmek Leyleği havada görmek : Çok dolaşanlara söylenir Lodosa tutulmuş gibi bocalamak : Ne yapacağını kestirememek Lokman hekimin ye dediği : Güzel,tatlı şey Lügat paralamak : Anlamını bilmediği halde,bilgiç konuşmak
M
Meydan vermek : Fırsat vermek Mısır'daki sağır sultan bile duydu : Duymayan kalmadı anlamında Mızrağı çuvala sığdıramamak : Gerçeğin asla saklanamayacağı anlamında kullanılır. Mis gibi burnunda tütmek : Çok özlemek Miskinler teknesi : Tembellerin toplandığı yer Mürekkebi kurumamak : Daha pek yeni olmak Mürekkep yalamış : Okuyup,yazmış kimse Mürüvvetini görmek : İyi ve mutlu günlerini görmek
N Nabzını yoklamak : Karşısındakinin ne düşündüğünü anlamaya çalışmak Nalına mıhına vurmak : Ne yapacağını kestirememek
Nanpareye muhtaç olmak : Pek yoksul olmak Nazı geçmek : İsteği geri çevrilmeyen kimse Ne ala memleket : Uygunsuz yapılan işleri kınamak için söylenir Nefsine yedirememek : Bir şeyi hazmedememek,kabul etmemek Nevri dönmek : Çok sinirlenip,bunun yüzünden belli olması Nispet vermek : Onu üzecek şekilde gösteriş yapmak Noktası noktasına : Tastamam Nuh nebiden kalma : Çok eskiden kalma Nur topu gibi : Güzel,şişman,beyaz (çocuk) Nutku tutulmak : Üzüntüden,korkudan konuşamamak
O O gün bugün : O gündenberi Ok gibi ciğerine işledi : Yapılan bir hareketin çok üzmesi Ok yaydan çıktı : Vazgeçemeyeceği bir işi yapmak Olmuş armut gibi eline geçmek : Kolaylıkla,yorulmadan elde etmek Onun ipiyle kuyuya inilmez : Güven olmaz anlamında Oralı olmamak : Önemsememek O tarakta bezi olmamak : İlişkisi olmamak Oyun etmek : Hile yapmak,aldatmak
Ö
Öbür dünyayı boylamak : Ölmek Öfke topuğa çıkmak : Çok öfkelenmek Öküz boyunduruğa bakar gibi bakmak : İstemeden,mecburen bakmak Ölçüsünü bildirmek : Haddini bildirmek,cezasını vermek Önünü almak : Durdurmak Örümcek kafalı : Eski kafalı,yeniliklere uyum gösteremeyen Öve öve göklere çıkarmak : Çok övmek Öyle başa böyle traş : Alakasız durumları belirtir. Özü sözü bir : Verdiği sözleri tutan dürüst kimse
P Pabucuna kum dolmak : Engelle karşılaşmak Paçaları sıvamak : Hazırlanmak Paha biçmek : Değerini ölçmek Pancar kesilmek : Mahcup olup kızarmak Paraya para dememek : Kazancı bol olmak Para peşin kırmızı meşin : Alışverişin peşin olduğunu anlatır Pestil gibi olmak : Çok yorgun ve halsiz olmak Pılı pırtı : Eski püskü,değersiz eşya Pişmiş aşa soğuk su katmak : Yapılmakta olan bir işi bozmak Put kesilmek : Sessiz ve hareketsiz kalakalmak Püsküllü bela : Kişinin başını derde sokan kişi veya durum
R
Rabbime emanet : Herhangi bir şeyin,kimsenin korumasını tanrıya bırakmak Rafta kurabiye var ama size göre değil : İşinize yaramaz anlamında Rahat yüzüne hasret kaldı : Huzursuz olmak,rahat edememek Rengi atmak : Çok heyecanlanıp solmak,sararmak Rengi olmamak : Silik olmak Rest çekmek : Kesinlikle kabul etmemek Rızkını taştan çıkarmak : En zor şartlarda bile geçimini sağlamak Ruhu bile duymaz : Yapılan bir işten hiç haberi olmaz anlamında Ruhuna hitap etmek : Herhangi bir şeyden çok etkilenmek Rüya gibi : Gelip geçici şeyleri anlatmak için kullanılır Rüyasında görse hayra yormaz : Olacağına ihtimal vermemek Rüzgar ekip fırtına biçmek : Yapılan kötülüğe karşı daha büyük kötülüğe uğramak Rüzgar gelecek delikleri tıkamak : Her türlü tedbiri almak
S
Saat gibi : Düzgün çalışan Saat on bir buçuğu çalmak : Yaşı çok ilerlemek Sacayak olmak : Üç kişi bir araya gelip çok samimi olmak Saman gibi : Tatsız,tutsuz Sazına bülbül koymak : Çok güzel çalmak Sefalar getirdiniz : Eskiden çok kullanılan,hoş geldiniz sözü Sel önünden kütük kapmak : Zor bir iş başarmak Sen sağ ben selamet : Yapacak bir şey kalmamak Sıtma görmemiş ses : Gür ve kalın sesli Söyleye söyleye dilimde tüy bitti : Çok öğüt verdiği halde sözü dinlenilmeyen insanların içinde bulunduğu durumu anlatır.
Ş
Şafak atmak : Korkmak,şaşırmak Şaşkın bakkal : Hesabını şaşıran kimse Şeşi beş görmek : İyi görmemek,yanılmak Şeytan çekici : Sevimli ve akıllı çocuk Şeytan diyor ki : İçinden zararlı bir şeyler yap diyen ses Şifayı kapmak : Hastalanmak Şimşek gibi : Büyük bir hızla Şöyle bir bakmak : 1-Üstünkörü,2-İnceler gibi manalı bakmak Şunu bunu bilmem : Mazeret kabul etmem,özür dinlemem
T
Taban çekmek : Gitmek Tabanvayla gitmek : Yürümek Tadını kaçırmak : Zevkini bozmak Takıp takıştırmak : Çok süslenmek Taş yağar,kıyamet kopar : Felaketli,korkunç zaman Taş yürekli : Acıması olmayan kimse Tencere yuvarlanmış,kapağını bulmuş : Birbirine uygun şeyleri anlatmak için kullanılır. Tut kelin perçeminden : Boşuna uğraşma,onda yok anlamında… Tüy dikmek : Kötü bir durumu daha çok kötüleştirecek harekette bulunmak
U Ucu dokunmak : Herhangi bir işten zarar görmek Ufağını tefeğini toplamak : Kendine ait ne varsa toplamak Ufuk açılmak : Yeni imkanlar belirmek Ulu orta konuşmak : Düşünmeden söylemek,rastgele söylemek Uzağı görmek : Bir işin sonucunu, nasıl gelişeceğini önceden tahmin edebilmek. Uzun boylu : Ayrıntıları hesap ederek,etraflıca düşünmek. Uzun uzadıya : Çok ayrıntılı olarak Uzun yaşın ahiri ölüm : Ne kadar uzun yaşanırsa yaşansın,bütün canlılar bir gün mutlak öleceklerdir
Ü Ücüğünden cücüğüne : Bütün yönleriyle Üç aşağı,beş yukarı : Belirlenmiş bir sayıdan biraz fazla veya biraz az olarak Üçe beşe bakmamak : Çok fazla pazarlık etmeden alışveriş yapmak Ümidi boşa çıkmamak : Beklediğini,umduğunu bulmak Üstünde durmak : Israr etmek Üstüne almak : Ödev olarak kabul etmek,bilmek Üstüne basmak : Konuya değinmek Üstüne varmak : Öfkelendirecek söz veya harekette ısrar etmek Üstünüze iyilik sağlık : Hastalıkla ilgili konuşurken söylenir Üvey evlat muamelesi görmek : Ayrı ve hor görülmek Üzerine tuz biber ekmek : Bir kimsenin acısını fazlalaştıracak, derdini derinleştirecek davranışlarda bulunmak Üzerinize afiyet : Ben hastayım.Sizi etkilememesini dilerim. Üzüm üzüm üzülmek : Çok üzülmek Üzüm yemek değil,bekçi dövmek : Önemli işler dururken vakit öldüren kişiler için kullanılır.
V
Vakit geçirmek : Gereksiz işlerle uğraşmak Vakit nakittir : Zaman en değerli varlığımızdır Vara yoğa karışmak : Her şeye karışmak Vebali boynuna : Günahı ona ait anlamında Verilmiş sadakası olmak : Bir belayı,kazayı zarar görmeden atlatmak Vık dedirtmemek : Ses bile çıkarttırmamak Vız gelip tırıs gitmek : Hiç aldırmamak Vız gelmek : Önemsiz görünmek,aldırış etmemek Vur abalıya : Sessiz ve sakin kimselere yapılan zulüm ve haksızlığı belirtmek için kullanılır. Vur patlasın çal oynasın : Büyük eğlenceler için söylenir.
Y
Yabana atmak : Dikkate almamak Ya bu deveyi gütmeli,ya bu diyardan gitmeli : Mecburi durumlarda bir işin mutlaka yapılması gerektiğini belirtmek için söylenir. Ya devlet başa,ya kuzgun leşe : Büyük bir zafer için her tehlikenin, hatta ölümün bile göze alındığını belirtir. Yağmur olsa kimsenin tarlasına yağmaz : Kimseye faydası ve yardımı yoktur anlamında. Yaka paça : Hırpalayarak Yel kayadan ne alır : İmkansız bir durumu belirtmek için kullanılır. Yıldırım gibi : Büyük bir hızla. Yıldızı parlamak : Şans yüzüne gülmek Yiyip bitirmek : 1-Onmaz hale getirmek, 2-Devamlı eziyet etmek Yolu düşmek : Bir rastlantı sonucu gelmek. Yüreği geniş olmak : Gamsız olmak,her şeyi kaldırabilmek Yürekte var, elde yok : Yetenekli olup,imkansızlıklar yüzünden bunu geliştiremeyen insanlar için söylenir. Yüz yüze gelmek : Karşılaşmak
Z Zahmet çekmek : Eziyet ve yorgunluğa düşmek Zahmet etmek : Yorulmak. Zehir etmek : Tadını kaçırmak Zehir zemberek : Çok acı Zembereği boşanmak : Uzun uzun gülmek Zerre kadar : Yok denecek kadar Zevahiri kurtarmak : Bir işi yarım yamalak yapıp eleştiri almamak Z******* bulmak : Yok olmak. Zıvanadan çıkmak : Çok öfkelenmek Zihne dank etmek : Uzun zamandır anlaşılamayan bir şeyi,herhangi bir olayın araya girmesiyle birdenbire anlamak Zil gibi : Parasız ve aç Zilleri takıp oynamak : Çok sevinmek Zilsiz oynamak : Çok sevinmek Zurnacının karşısında limon yemek : Uygunsuz bir davranışta bulunarak,çalışamaz hale getirmek Züğürt tesellisi : Boş,yersiz avutma
(Kaynak: http://www.edebiyatdunyasi.com)